Türkiye geçtiğimiz 5 yılda girişimcilik konusunda bir devinim içerisinde. Sadece nicelik olarak değil, nitelik olarak da dikkat çeken iş modellerinin, fikirlerin gerek B2B'de, gerekse B2C'de alıcısı ile buluştuğunu keyifle takip ediyoruz.
Bunda muhakkak ki geçtiğimiz yıl "melek yatırımcılık" konusunun önünü açan teşviklerin ve vergi muafiyetlerinin de etkisi büyük. Özellikle global ve yerli sermaye gruplarının ve iş adamlarının dahil olduğu yerli ve yabancı melek yatırım networklerinin iletişim faaliyetlerinin geçtiğimiz yıl itibarı ile gözle görülür seviyede arttığını söyleyebiliriz. Buna en büyük neden ise bu yıl ilk kez İstanbul'da G20 Genç Girişimciler İttifakı'nın düzenlediği G20 YEA Summit öncesi ve esnasında melek yatırımcı networklerinin söz çalma çabalarıydı.
Biz de PRactice olarak müşterimiz olan, dünyanın en büyük melek yatırım networkü Keiretsu Forum ile bu "iletişim yarışı" içerisinde yerimizi aldık. Keiretsu Forum Dünya CEO'su Randy Williams'ın sözcülüğü ile yürüttüğümüz iletişim programında global know-how ve bakış açısını görmek, bunu da start up olan biz gibi şirketler faydasına süzgeçten geçirme fırsatımız oldu. İletişim yönünden aktaralım isteriz...
Girişimci Dediğin...
İlk önce girişimciliğin bir ruh hali olduğundan bahsedelim. Ama gelip geçici bir şey değil. Aklına ve daha da önemlisi kendinin ve/veya ortaya çıkardığı fikrin farkına inanan kişilerin bunu etik ve/veya ticari kaygılar ile pazara sunma çabalarına girişimcilik diyebiliriz.
Bugün birçok kurum, özellikle finans kurumları "alan sahiplenmek" amacı ile girişimciliği farklı ama benzer sosyal projeler ve ürünler ile destekliyorlar. Bu desteğin oldukça kıymetli olduğunu ve hatta girişimciyi maddi yanından daha ziyade manevi anlamda rahatlattığını söyleyebiliriz. Kısa bir araştırma ile girişimcilik konusunun mentorluktan, ofis olanaklarına, marka patent başvurularından, finansal okuryazarlık eğitimlerine kadar geniş bir yelpazede desteklendiğini görüyoruz.
Ancak oldukça önemli bir konuda girişimcilerin yalnız bırakıldıklarını söyleyebiliriz. İletişim...
Oysa girişimcinin iş fikrini, ürününü ya da hizmetini ticari kazanca çevirecek bilinirlik ve talep edilirlik kazanımları için pazarlama iletişimine ihtiyacı vardır. Diğer yandan girişimcinin ve girişimin öyküsü, yani kurumsal iletişim, yukarıda bahsettiğimiz finans kurumları, melek yatırımcı ağları ve girişim sermayesi gibi alternatif büyüme finansmanı kaynaklarının radarında olmayı sağlar.
“Beni Anlayan Ajans Arıyorum!”
Yıllardır iletişim sektörü içerisinde her sektörden, her çapta müşteri ile çalışma fırsatı olmuş biz tecrübede iletişimciler için en bilindik “müşteri cümlesi”dir bu.
Ancak günümüz rekabet dünyasında ürünün/hizmetin farkını ilk günden çok net ve maliyet odaklı yaklaşımla anlatması gereken start up firmalar için daha da önemlidir bu cümle. Zira müşterinin korkusubüyük ajanslarda, büyük accountlar arasında kaybolmak ve ihtiyacı olan ihtimamı görememek; ya da küçük ajansların sınırlı yetkinliği ile kısıtlı kalmaktır. Ajansın korkusu ise, zaten boğazına kadar gömüldüğü iş yükü içerisinde dar bütçeler ile hareket eden, ancak bilmediği bir dünyada yol alıyor olmasının verdiği güvensizlik ile de günlük bazda sık iletişim kurma çabasında olan bir müşterinin iç dengeleri bozmasıdır. Bunlar çok da yersiz olmayan, zaman içerisinde örnekleri her ajansta yaşanmış durumlardır.
Peki nasıl olmalı? Bir kere ticaret ilişkisi doğru kurgulanmalı. Yani ajans küçük veya büyük olsun paranın ederi kadar hizmeti vermeye talip olmalı! Yani kendi adam saat parametresini bozmayacak çapta işi doğru fiyata yapmalı. Bu ilişkinin her iki taraf açısından da doğru ve dürüst kurulması ilişkinin sürdürülebilirliği açısından çok önemli. Müşteri açısından ise doğru hizmete doğru fiyatı ödemek gibi bir sorumluluk düşüyor imkanları dahilinde. Ancak iletişim konusuna bütünleşik yaklaşabilen, yani sektör jargonu ile konuşursak bu işi 360 derece, gerek konvansiyonel, gerek ise sosyal mecralarda çalışacak yaklaşımla görebilen ajanslar ile çalışmak, özellikle zaman ve maliyet efektif çalışması gereken firmalar için önemli bir kriter olmalı.
Ancak başarıyı getirecek enerjinin asıl kaynağı, Ajansın girişimcinin öyküsüne sahip çıkmasıdır. İnandığı ve güvendiği bir iş fikrine sahip girişimcinin bilinirliğine, itibarına ve iş hedeflerine iletişim katkısı yapan Ajans, ortaya koymuş olduğu performans ile, kendisi için de güçlü bir başarı öyküsü yazacak ve bundan fayda görecektir.
Diğer yandan, iletişim profesyoneli meslektaşlarımıza bir ufak not: Girişimcilik bir ruh halidir ve bu ruh hali kesinlikle bulaşıcıdır.
Girişimci iletişimi için kafa yorarken, iç iletişimden sürdürülebilirliğe, finansal iletişimden fikir önderliği platformlarına farklı alanlarda, her sektörden her boyutta firma için ne çok iletişim fikrinin aklınıza geldiğine, içinizdeki yaratıcılığın nasıl kıvılcım kazandığına şaşıracaksınız!
Comments